9 Haziran 2010 Çarşamba

~haziran kimyası

Bu aralar bir garibim ya neyse.
Fotoğraf karelerini birbirine yapıştırıp kendime elbise yapmak istiyorum.Havanın hissi bacaklarımın üstünde dans ediyor.Ben de eşlik ediyorum.Az önce düşündüm: tam 12 gündür hiç pantolon giymedim.
Havanın ısınması insanın kalbini de ısıtıyor bir şekilde.Her şey etki tepki bayanlar.Gerçi ben soğuk sıcak dinlemeden bu kalp işlerini dramaya uydurmada çok başarılıyım.Ama ancak o zaman içim rahat ediyor,her şeyi dibine kadar yaşadığımı hissediyorum.Tabii işlerin gidişatına göre de yola devam etmek gerekiyorsa ancak böyle devam edebilme gücünü kendimde bulabiliyorum.
Çünkü aslında her an yeni bir şans yeni bir seçim demek.Ve aslında tüm bu seçimlerin bir sonraki günle,başka seçimlerle hiç ilgisi yok.Tabi bu süregelen olanların birbirlerine görünmez fakat sihirli örümcek ağlarıyla gizli gizli bağlandığını inkar etmek değil,o düğümler kendi kendine oluşuyor zaten,ve olayları teker teker önümüze tekrar tekrar getiriyor: seçmek için.Yine de her sabah yeni bir güne uyandığımızı unutmamak lazım.
-binlerce olasılık için de ben-
Çoğu insan bu gerilimi sinir bozucu bulabilir.Ama her zaman her şeyi bu kadar ciddiye almamak lazım.Kalbin peşiden gitmek lazım.Hangisi daha sinir bozucu ki?İsteklerin-istemediklerin karşı karşıya.Ve sorumluluk hafif bir kelime evrendeki sonsuz olasılıklar için.Korkmaya ne gerek var.
Öyle değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder