11 Temmuz 2009 Cumartesi

~onyedi

Evet,doğum günlerine,yılbaşı kutlamalarına ya da para basmak için üretilen diğer günlere gerçekten inanmıyorum doğru.Aslında doğum günü kutlaması fikri hoş olabilirdi.Evrene gelmenin yıldönümü gibi...Ama insan zamanda ilerlediğini sanmak istediği için icat ediyor böyle şeyleri.Her şeyi sayılarla açıklıyoruz ya.Ne aç gözlü şu sayılar.
Bunları bilsem de demek ki televizyon o kadar derinlerde bir yere bazı tohumlar atmış ki, insan kendi doğum gününde bir şeyler yazmaya mecbur hissediyor kendini.
Ayrıca itiraf ediyorum, birilerinin arayıp kutlaması insana iyi de geliyor.Hem doğum gününün insana verdiği garip ve görünmez sadece hissedilebilir bir gücü var.Sanki o gün ne yapsam herkes beni affedecek gibi.Dün Tunalıda yürüyordum.Bir anda koşup bütün vitrinleri kırsam insanlar önce şaşıracak, ancak daha sonra doğum günüm olduğunu öğrendiklerinde hafifçe gülümseyip yollarına devam edeceklermiş gibi geldi.Garip evet.
Kendimi daha farklı hissetmiyorum.Tabi değişimin her türlüsü güzel.Bu da sıradan bir gün işte.Zaten hepsi birer sayı.
Ama sanırım onyedi kötü bir sayı değil.En azından onaltıyla aynı uzunlukta,her ikisi de altı rakam.Hem bir eksik,bir fazla ne farkeder değil mi?
Neler hissediyorum,neler öğrendim ve neler yaptım bunları hemen hatırlayamıyor insan.Bendekilerin çoğu anlık.Hem ihtiyacım olduğunda hemen orda deneyimlerim aklıma geliveriyor.Yeterince yardım alıyorum.
William Shedd diye zeki bir adam şey demiş,
"A ship is safe in harbor... But that's not what ships are for''
Sanırım dersimi aldım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder